Mark Hay tarafından yazılan ve Aeon’da yayınlanan Fantasies of forced sex are common. Do they enable rape culture? başlıklı bu yazı Berkay tarafından liberFE için Türkçeleştirilmiştir. Görsel: The Rape of Proserpine 1636-1637. Oil on canvas, 181 x 271.2 cm. Museo Nacional del Prado, Madrid.
Amerikalı bir cinsel zevk eğitimcisi olan M, cinsel tecavüz fantezilerinin kadınların en yaygın fantezilerinden biri olduğunu söylüyor. Ne kadar yaygın olduğunu ölçmeye çalışan çalışmalar muhtemelen sınırlı örnek boyutları, çeşitli metodolojiler ve seks ve arzu gibi tabu konularıyla ilgili soruları cevaplarken yanıt yanlılığı riski sayesinde şaşırtıcı derecede farklı sonuçlar veriyor. Ancak araştırma, kadınların yüzde 62’sine kadarının hayatlarında en az bir kez bir çeşit rastlantısal rıza dışı cinsel fantezileri yaşadığını, yüzde 14’ünün en az haftalık olarak bu fantezilere sahip olduğunu ve yüzde 9 ila 14’ünün bu fantezileri en sık veya en sevdikleri fanteziler olarak gördüğünü öne sürüyor. M gibi bazı kadınlar bu fantezileri partnerleriyle gerçekleştirirler. M’nin çalışmalarının bir parçası, insanlara anlaşmalı, güvenli ve rahat senaryolarda bunu nasıl yapacaklarını öğretmektir.
Justin Lehmiller, son olarak 2018 de yayımladığı Tell Me What You Want (Bana Ne İstediğini Söyle) adlı kitabı için bu fantezileri inceleyen Amerikalı bir sosyal psikolog ve seks araştırmacısıdır. Kendisi, ‘Açık olmak gerekirse, zorla seks fantezileri olan insanların büyük çoğunluğu cinsel olarak mağdur olmamıştır’, diyor. Aslına bakıldığında cinsel tecavüz fantezilerinin çoğu demografide yaygın olduğu görülüyor. Muhtemelen rıza dışı seksin kadın erotik kitle pazarının temel taşlarından biri olmasının (ve uzun zamandır da öyle) nedeni budur. Texas Tech Üniversitesi’nde güç ve cinsiyet üzerine çalışan ve on yıl önce bu konuda önemli bir makale yazan bir profesör olan Patricia Hawley, bu fantezinin tıpkı diğer cinsel dışı fantezilerimiz gibi çok normal ve sıradan olduğunu söylüyor.
Fakat, bu kadar yaygın olmasına ragmen, bu tür fanteziler onları deneyimleyenler için rahatsız edici olabilir ve kültürel eleştirmenler oluşan bu duyguyu sürekli kılma çabalarındadır. Bazıları, bu fantezilerin cinsel dürtüleri olmaması gerektiğine inanmaları öğretilen kadınlar için koruyucu bir mekanizma olduğunu söylüyor. Diğerleri, bunları ‘ataerkil beyin yıkama aracı’ olarak nitelendirip kişinin kendi arzuları olarak içselleştirilen bu fantezilerin tecavüz kültürünün doğrudan birer yansımaları olduğunu iddia ediyorlar. Diğerleri hala, cinsel istismardan sonra bu fantezileri geliştiren kadınlar için, bunların, saldırganlarının üzerlerinde devam eden kontrolünün tezahürleri olduklarını savunuyorlar. Hawley, tecavüz fantezilerinin düşünce ve görüş konusunda etkiye sahip fenomen kişiler (influencer) tarafından ‘bir asırdır patolojik hale getirildiğini’ vurguluyor.
M’nin belirttiği gibi, “kahrolsun ataerkillik” duyguları ile “becer beni, babacığım” duyguları arasında nasıl denge kurulacağı sorusu, yıllar süren ve giderek yaygınlaşan tecavüz kültürü karşıtı aktivizmin ve modern #MeToo akımının iki yılı ve bunun cinsel normlarının derinlemesine incelemesinin ardından özellikle modern kültürel çevrede göze çarpmaktadır.
Hawley, ‘#MeToo akımının işleri ve kafaları biraz karıştırdığını’ söylüyor. Kendisi de bu akımın bir parçasını olduğunu önemle belirtiyor fakat kültürel anlatısının unsurlarının zoraki seks fantezilerinin patolojikleştirilmesine katkıda bulunabileceğini savunuyor. Peki, özellikle kültürel incelemenin arttığı bir çağda tecavüz fantezileri yaşayan, ancak tecavüz kültürünü reddeden birçok kadın, erojenliklerini ve ideolojilerini nasıl bağdaştırabilir?
Akademisyenlerin ve kültür eleştirmenlerinin tecavüz fantezileri için birçok farklı olası açıklama (bazıları patolojik, bazıları değil) sunduğu göz önüne alındığında, bunun özellikle zorlayıcı ve ağır bir iş olduğu anlaşılır, ancak bu kişilerin çok azı fikirlerini kanıtlarla desteklemektedir. Hawley, bazı akademisyenlerin bu konu hakkındaki teorilerini kendi kişisel fantezi yorumlarına dayandırdığına dikkat çekiyor. Ancak Hawley, herkesin bu literatürü araştırmasının ve her açıklamayı yararları veya kusurlarıyla beraber analiz edip yorumlamasının kolay olmadığını kabul ediyor ve belirtiyor.
Tecavüz fantezilerinin toksik kültürel koşullanmalar olduğu fikrini, doğal olarak erkekler baskındır ve dişiler itaatkardır görüşünün tarafına geçerek ve onların hayvan doğamızın doğal bir parçası olduğunu öne sürerek reddetmek genel olarak birçok kişiye cazip gelebilir. Fakat Hawley, bu tür evrimsel argümanların genellikle zayıf ve aşırı yorumlanmış kanıtlara dayandığını belirtiyor. M de bu tür fantezileri keşfeden, bilhassa çağdaş kültürün bazı yansımalarını arzularında tanıyan insanlar için pek inandırıcı olmayabilirler diye belirtiyor. Bu konudaki birçok evrimsel argüman, örneğin, erkek atalarımızın sistematik tecavüzünden kurtulmak için kadın atalarımızda başa çıkma mekanizmaları olarak evrimleştiğini savunurken, nihayetinde patolojiktir.
Ayrıca bu konuyu tartışan kişiler, hem Hawley’in hem de Lehmiller’in belirttiği: ‘Çeşitli derecelerde rıza veya şiddet içermeyen seksi yaşayan erkekler, güçlü kadınlar veya erkekler tarafından domine edilme fantezilerine de sahip olabilirler’ gerçeğini hesaba katmıyorlar. Hawley, erkeklerin deneyimlerinin kültürel eleştirmenler tarafından sorgulanmadığını ve hatta akademisyenler tarafından kadınlarınki kadar sıkça incelenmediğini öne sürüyor.
Ne olursa olsun, Kaliforniyalı seks terapisti Susan Block’un dediği gibi: ‘İnsan fantezilerinin çoğu kültürümüz tarafından kültürlenir. Sadece doğal değillerdir.’ Bu fanteziler, toplumsal cinsiyete dayalı hiyerarşilerden ve yaygın cinsel istismardan arınmış bir cinsel ütopyada var olmasalar bile, M’nin de ileri sürdüğü gibi, bunları hissetmek ve keşfetmek sorun değildir çünkü bu fanteziler tecavüzün kendisinden çok farklıdırlar.
Tecavüz fantezilerinin çoğu, genellikle onlara karşı ısrarlı direnişe rağmen ve bazen de hayal kuranın, sadece açık rıza olmaksızın gerçekten arzuladığı birini içerir. Bu fantaziler nihayetinde hayal kurana güç verir. Bu güç ister kişinin kendi hayalini tamamen kontrol etmesi, isterse güvenilir bir partnerle yaşanmış bir cinsel durumu müzakere etmenin daha sınırlı ama yine de tam kontrolü anlamına gelir.
Tecavüzün yüklü ve yaygın görüldüğü bir kültürde bile, tecavüz fantezilerinin tek bir açıklaması yoktur. M, bazı insanların, dünyada gözlemledikleri tüm cinsel şiddetle ilgili duygularını sindirmek için bu tür fantezileri kullanabileceğini belirtiyor. (‘Block, Hiyerarşileri altüst etmenin, her zaman insan cinselliğinin bir parçası olduğunu belirtiyor. İhlal, bizi uyandıran ve cinsel hissettiren şeyin bir parçasıdır.’) Doğrudan cinsel şiddete maruz kalmış bazı kişiler, cinsel failliklerini ve kontrollerini yeniden ortaya koymak için bu tür fantezileri kullanabilirler. Başkaları ise, Hawley’in araştırmasının öne sürdüğü gibi, bu fantezilere sahip olabilir, çünkü baskın insanlar baskın olan diğerlerini sever. Veya, bazı seks terapistlerinin belirttiği üzere, baskın insanlar, egemenliklerinden vazgeçmek ve kontrollü zihinsel veya fiziksel alanlarda boyun eğmek isteyebilirler.
Block, insanların neden korku filmlerinden bu kadar zevk aldığını, insanların parçalara ayrılmasını ve vahşice öldürülmesini izlemesinin nedenini anlamaktansa, tecavüz fantezilerini tecavüz karşıtı inançlarla bağdaştırmayı daha kolay buluyor. İnsanlar bunu (kişisel değerleriyle) nasıl bağdaştırıyorlar?
Bu düşünceleri ‘tecavüz fantezileri’ olarak etiketlediğimiz sürece, gerçek tecavüzle aralarındaki açık çizgiye rağmen kararlara ulaşmak zor olabilir. “Herhangi bir durum için bu sert ve ağır terimi kullanmak onu çok utanç verici hale getirebilir,” diye açıklıyor M. Bu nedenle terminolojinin, Hawley’nin araştırmasında benimsediği terim olan ‘rıza dışı rıza’ (CNC: sapıklık ve ‘zorla itaat ettirme fantezileri’ dünyasında yaygın ve ortak olan bir terim) gibi bir terminolojiye değiştirmeye yönelik yaptığı desteği gün geçtikçe artmaktadır.
M, tecavüz fantezileri olan insanların onları açıkça yansıtabilecekleri bir alana sahip olduklarında onlar için harika olacağını belirtiyor. Cinsel fanteziler dünyasındaki ve akademik çevrelerdeki diğer kişiler, zoraki cinsel fanteziler hakkında açıkça konuşmanın anti #MeToo gibi tepki gösteren ayaklanlamalara yol açabileceğinden endişe ediyor. M, bu fantezilerin, sözde kurbanlara karşı kullanabilecek olan savunma avukatlarının eline koz verebeliceğini de belirtiyor. M ayrıca, “Eğer beni tanıyan biri tarafından cinsel saldırıya uğrasaydım, CNC’ye olan ilgimden dolayı herhangi bir adalet bulma şansım, ortalama bir kadın olarak, neredeyse sıfır olurdu.” diye açıklıyor.
Yaşanan bu durum bir miktar üzücü bir gerçektir. Çünkü bu fanteziler hakkında açıkça konuşmak, onları deneyimleyen birçok kişinin herhangi bir kafa karışıklığından ve kendini suçlamaktan kaçmasına ve düşüncelerini güvenli ve yapıcı bir şekilde keşfetmeyi öğrenmesine yardımcı olmanın muhtemel çözüm yollarından biridir. Ancak bu zamandaki kültürümüz, birçok kişi için kafalarındaki cinsel düşüncelerin sadece yaygın değil, aynı zamanda geçerli olduğunu öğrenmeleri için hala acı ve (genellikle) yalnızlık gerektiren bir değişim ve rahatsızlık durumundadır.