Eğer belirli cinsel pratikleri olan insanlardansanız (illa ki heteroseksüel bir ilişkide penetrasyon yaşamanıza gerek yok) kondomla korunmuş dahi olsanız rahim ağzı kanserine yüksek oranda yol açan HPV virüslerine yakalanmış olma ihtimaliniz var. Cinsel olarak aktif kadın ve erkeklerin %80’inden fazlasının 45 yaşına kadar en az bir HPV enfeksiyonu kapacağı tahmin edilmektedir. Ortalama olarak, dünya çapındaki kadınların %12’si, coğrafya ve yaşa göre değişen, saptanabilir bir rahim ağzı HPV enfeksiyonuna sahiptir. Bu bilgilerine ve daha fazlasına şuradan ulaşabilirsiniz.
Cinsel olarak aktif insanlar hayatlarının bir döneminde HPV virüslerini kapıyor ve bu virüslerin bir kısmı ise rahim ağzı kanserlerinin baş faili. (HPV 16 ve HPV 18 olarak bilinen tipler.) Şu an aslında hiç de riskli olmadığını düşündüğünüz cinsel deneyimlerinizi düşünüp “Hayır bunu kapmış olamam.” diyor olabilirsiniz. Size net olarak cevabını vereyim. Hayır, tek eşli de olsanız, eşcinsel de olsanız, penetrasyon yani penisin vajinaya girmesi deneyimini yaşamamış dahi olsanız, kondom ile korunuyor dahi olsanız rahim ağzı kanserine yol açan HPV’yi kapmış olabilirsiniz. Çünkü HPV kişinin enfekte bölgesinin (dış genitaller dahil) diğer bireyin genital bölgelerine veya ağız makat gibi bölgelerine deri- mukoza teması ile bulaşır. Bu kısım önemli çünkü istatistik olarak bu virüslere sahip olmamızın çok düşük olduğunu düşünmemiz belki de bütün deneyimlerimizi dönüştürecek bir düşünce. Hayır, buna uzak değilsiniz ve hayatınızın bir döneminde bu deneyimi yaşayabilirsiniz. Korkutma amacı taşımaksızın bu gerçekle yüzleşmenizi istiyorum.
Bunu önlemenin bir yolu yok mu? Aslında basit bir yolu var. Aşı. Türkiye’de HPV’nin 4 tipine karşı aşı var ve bu aşıyı devlet karşılamıyor. Ancak bu yaşının çocuklara yapılması gerekli. HPV aşılarının ücretsiz olması ile ilgili Türkiye’de bir hareket de var. Buradan HPV aşısı hakkında bilgi sahibi olabilir ve buradan da HPV aşılarıyla ilgili aktivizme dahil olabilirsiniz. Eğer halen aşı olmadıysanız ve maddi olarak imkanınız varsa bu aşıyı yaptırmanızı şiddetle öneriyorum.
Şu an 33 yaşındayım ve 9-26 yaş arasında etkinliği en yüksek olan rahim ağzı aşısını olmadım. Ben rahim ağzı kanserine yol açma ihtimali çok yüksek olan HPV 16 ve 18’i taşıdığımı henüz yeni öğrendim ve bunu öğrenmem tamamen tesadüfler eseri oldu. Ben her zaman kendini iyi koruduğunu ve tüm önlemleri aldığını düşünen biriydim. HPV konusundaki cehaletim benim ölümüme neden olabilecek bir sürece girmeme neden olmuş, ancak benim bundan haberim yokmuş. Belki de hayatımı yıllardır çektiğim idrar yolları enfeksiyonu kurtarmış olabilir. İdrar yolları enfeksiyonum nedeniyle 2021 Ocak ayında vajinal enfeksiyon geçirdim ve bu enfeksiyon sıklıkla nüksetti. Kadın doğum uzmanı smear almamız gerektiğini söyledi. Smear, rahim ağzından sürüntü yoluyla alınan bir örneğin incelendiği işleme deniyor. (Aşı olmuş olsanız dahi düzenli aralıklarla smear testi yaptırmalısınız.) Sonuç olarak smear sonucum biraz şüpheli çıktı. AS-CUS denen hücreler bulunuyormuş ama bu bazı kadınlarda olabiliyormuş ve 3 ay sonra tekrar kontrolde AS-CUS çıkarsa o zaman düşünecekmişiz. Doktorum “Mutlaka HPV testi olmalısın.” dedi. HPV’nin rahim ağzı kanserine yol açabildiğini biliyordum ama ben korunmuştum ve kendini her zaman güvene alan biriydim. Üstelik bu enfeksiyonun nedeni de idrar yollarımdı sonuçta. Bende HPV olduğuna inanmıyordum. 3 ay sonra sonuçlarım temiz çıktı ve sonuçlar temiz çıkınca HPV konusunu zaten unutmuştum bile.
Artık 10 ay olmuştu ancak enfeksiyonum bir türlü geçmiyordu. İşte o zaman aniden içime bir kurt düştü. Sonuçlarımın iyi çıkacağına yüzde yüz emindim, bu nedenle cinsel yolla bulaşan hastalıklar testlerini yaptırmayı aslında bir eleme olarak görüyordum. En azından bu kısmı eleyelim diyordum. Sonuç olarak testler için kan verdim ve HPV için tekrar smear aldırdım.
Sonuçlar çıktı. HPV 16 ve 18’e yani, rahim ağzı kanserinin baş 2 failine sahiptim. Burada hangi HPV türlerinin hangi riskleri taşıdığını görebileceğiniz bir kaynak veriyorum. Şu noktaya kadar rahim ağzı kanserinden bahsetsem de HPV’nin neden olduğu kanser türleri arasında pek çok farklı kanser türü de bulunabiliyor. Bu yazının amacı bu konularda bilgi vermek olmadığı için bu kısma girmeyeceğim. Lütfen bilimsel kaynaklardan ve doktorunuzdan riskler hakkında bilgi alın.
Evet, ne diyordum. HPV 16 ve 18’e sahip olduğumu öğrendim. Yazının bu noktasından sonra söyleyeceğim her şeyi bedeninize şüpheyle bakarak okumanızı istiyorum. Bir başkasının başına gelmiş kötü bir deneyimi değil, kendi başınıza gelme ihtimali çok yüksek olan bir deneyimi okur gibi okumanızı istiyorum. Gelecekte sizi öldürme ihtimali olan bir şeyi önlemenin bir yolu olduğunu bilseniz bunu yapmaz mıydınız?
Gerçekten yıkılmıştım. Başta, ne ile karşı karşıya olduğumu bilmiyordum. Pek çok başka sağlık sorunum vardı. Artık bunun da işe dahil olmuş olması son damla oldu. Zannediyordum 2 gün durmadan ağladım. Bu sırada Google’da onlarca siteye, onlarca makaleye giriyordum. Korku içindeydim. Bu virüsün 10 hatta 20 yıl içinde dahi rahim ağzı kanserine neden olabileceğini öğrendiğimde yıkıldım. Yani bütün ömrüm boyunca bunun endişesi içinde yaşayabilirdim. Bu sırada yeni yeni terimler öğreniyordum. Onlarca yanlış bilginin içinde ve pek çok farklı deneyim arasında kendi başıma gelecekleri ölçmeye çalışıyordum. Öğrendikten hemen sonra jinekoloğuma gittim, ancak kendisi, kendinin bir şey yapamayacağını, onkolojik jinekoloğa gitmem gerektiğini söyledi. Kolposkopi olmam gerekiyormuş. (Kolposkopi rahim ağzının ayrıntılı incelenmesini sağlayan ve gerekilirse parça alınan bir yöntem.) Hemen bir onkolojik jinekologdan randevu aldım, ancak randevuya gidene dek geçen 2 gün onlarca bilgiye maruz kaldım ve bu sürece hazır olmadığımı düşündüm.
Kolposkopi günü geldiğinde henüz bir lezyon oluşumu olmadığını söyledi doktor. Bu nedenle parça alınmadı. Beni HPV konusunda bilgilendirdi. Bazı içimi rahatlatan bilgiler edindim. Mesela bu virüsü vücudumdan 2 yıl içinde bağışıklık sistemimi güçlü tutarak atabileceğimi… Ancak kötü şeyler de öğrendim. Yıllarca rahim ağzı kanseri olmadan, oluşabilecek lezyonları yakalayabilmek için gözlem altında olacağım.
Şu an ne durumdayım? En başta yaşadığım o hazır olmama hissini atlattım. Ben tamamen tesadüfen de olsa kanser riski olan HPV’leri taşıdığımı öğrenmiştim. Şu an kendimi kontrol altında hissediyorum. 10 ya da 20 yıl da olsa tetkiklerimi aksatmadan yaptıracağım ve eğer bir şekilde kanser olmaya yaklaşan dokular bulunursa bunun için uygun olan işlemleri yaptıracağım. Yolun henüz çok başındayım. Bugün kolposkopimin temiz çıkması yarın için garanti değil, diğer yandan artık hiç korkmuyorum. Çünkü HPV 16 ve 18’i taşıdığımı biliyorum.
HPV testim pozitif çıktığında sağlık bakanlığı tarafından arandım. Beni kendi merkezlerine yönlendirdiler ve sürecimi bu merkezlerde devam ettirebileceğimi söylediler. Zannediyorum ben maddi durumum imkan verdiği ölçüde özel hastanelerde kontrollerime devam edeceğim, ancak maddi durumum elvermezse devlet hastanelerinde bu kontrolleri yaptırabileceğimi biliyorum. (En azından bu yazının yazıldığı 2021 yılı itibariyle bu kontroller devlet tarafından karşılanıyor.)
Bu hikayenin bir de alternatif evreni var. Şartlar başka şekilde gelişseydi ben HPV taşıdığımı asla bilmeyecektim. Bu yazıyı şu an okurken HPV taşıdığınızı bilmiyor olabilirsiniz. Yazıyı okuyanlar için birkaç hayati tavsiyem olacak. Öncelikle HPV aşınızı yaptırın, ikinci olarak HPV aşısını yaptırmış olsanız dahi düzenli olarak smear aldırın. Şüpheli durumlarda HPV testi olun. Çoğu kanser türü öngörülemez ve engellenemez olabiliyor, ancak şayet HPV’nin kansere neden olma ihtimali yüksek olan türlerini taşıyorsanız ve bunu biliyorsanız bu sürece engel olabilirsiniz, ancak bilmiyorsanız engel de olamayacaksınız.