Görsel: Lesbian shunga by Hokusai.
Pornolarla ergenliğe girdiğim zaman tanıştım. İzlediğim ilk porno da tamamen tesadüf eseri olarak bir lezbiyen pornosuydu. O zamanlar panseksüel olduğumu bilmiyordum. Daha doğrusu tanımlanmış bir adı olduğunu bilmiyordum durumumun. Bu porno beni heyecanlandırmıştı, ancak sadece cinsel açıdan değil. Kadınların birbirleri ile birlikte olmalarının “normal” göründüğü bir yerlerin var olduğunu düşünmüştüm. Kendi normalliğim üzerine de düşünüyordum yani. Kendimi insanların normal gördüğü kalıplara sokmaya çalışıyordum. Bu nedenle bütün bir ergenliğimi cishet kültürünü içselleştirerek geçirdiğimi söyleyebilirim.
Ancak genç Burcu’nun bilmediği şeyler vardı ve öğrenecekti. Birincisi lezbiyen pornolarının var olması lezbiyenliği toplumun gözünde normalleştirmiyordu. Lezbiyenlik hala orada, ailelerin çocuklarını koruması gereken bir tehlikeydi. Çocuk yaşta bu eğilimlerimi fark eden annemin gelip uzun uzun lezbiyenliğin ne kadar kötü bir şey olduğunu anlattığını hatırlıyorum. Hayır, onu yargılamıyorum. Sadece böyle görmüştü işte. İkincisi ise kendi kafamdaki erkekle savaşıyordum. 18’imden sonra en büyük meselem daha sonra Fransız feministlerinden okuyacağım o erkek içseziydi. Zihnimin bir köşesinde hiçbir zaman özne olamıyordum. Arzularımı dahi cishet erkeğin gözünden okuyordum.
Lezbiyen pornoları bana çok şey öğretti, ama sandığınız gibi değil.
Bir süre sonra artık kafamdaki erkeklikten kurtulurken, cinselliğim, yönelimim, cinsiyet kimliğim üzerine düşünürken pornolar hakkında da düşünmeye başladım. Bugün dahi eğer bana politik gibi görünmeyen fakat aslında son derece politik olan tek bir alan say deseniz bu porno olur. Hayır, sizden arzularınızı yeniden inşa edip, gözden geçirmenizi talep etmiyorum. Size söylediğim arzularınızın da politik olabileceği. Benim kendi kafamın arkasındaki o erkeği silip atmamı sağlayan şey bu politik evrenin farkına varmam olmuştu.
Tüm bunların Lezbiyen Görünürlük Günü ile ne alakası var Burcu diyorsanız geliyorum.
Bana cishet erkeklere yönelik pornolarla ilgili en garip gelen şey lezbiyen pornolarıydı. İlk düşünüldüğünde bunun bir “görünürlük” olduğu söylenebilirdi pekala. (Hatta bugün çoğunluğu cishet erkek olan milyarlarca insana ulaşabilen bir görünürlük.) Bu pornoları izleyen erkekler, günlük hayatlarında lezbiyen kadınları aşağılıyor, onlara şiddet gösteriyor, varlıklarını inkar ediyor ve her türlü hakareti reva görüyorlardı. Kendi yakınlarındaki kadınlar içinde açık olarak lezbiyen olduğunu ifade eden biri olsa her türlü şiddet aracını (psikolojik, fiziksel, ekonomik ve cinsel) kullanmaktan asla çekinmeyecek erkekliğin belki de en fazla ilgi gösterdiği kategorilerden biri lezbiyen kategorisi idi.
Bu aslında hiç de tesadüf değil. Erkekliğin cinsellikle kurduğu rızaya dayalı olmayan bir bağ var. Bu bağ çoğu zaman erkek egemen kültür tarafından övgüyle karşılanıyor. Özellikle geleneksel anlatıda tecavüze uğrayan kişilerin suçlanması; filmlerde, dizilerde ve kitaplarda bir kadının kendi rızası ile bir erkekle seks yapması kadını suçlu ve iffetsiz kılarken, kadınların tecavüze uğraması daha makbul görülüyor. “Kadının rızası” erkek egemen topluma daima “iffetsizce” gelmiştir. Çünkü bütün bir erkek egemen tarihin hikayesi makbul olmayan, cinsiyet rollerine istendiği gibi uymayan bireylerin rızalarına saldırı hikayesidir. “Babana bile güvenme, çünkü anneni sikiyor.” diyen bir toplumun cinselliğe bakışı elbette ki kadının her daim kirlenmesi şeklinde olmuştur. Bu iffetsizlik yaftasından çağlar boyunca kurtulamayan kadın, Hıristiyan din adamları tarafından kontrol edilemez, şeytani bir şehvetle ilişkilendirilirken,bu algı bizim kültürümüzde de “Amı olanın imanı olmaz.” vb. cümlelerle vücut bulmuştur. Evet, hala soruyorsunuz. Bunun Lezbiyen Görünürlük Günü ile ilgisi ne?
Bir süre önce Tiktok’ta bir video ile karşılaştım. @imleenajay adlı kullanıcı erkeklere seslenerek şöyle diyordu: “Seksi seviyorsunuz ve seksi seven kadınları yargılıyorsunuz. Porno izliyorsunuz, ama pornolarda oynayan kadınları yargılıyorsunuz. Aldatıyorsunuz ama kadınların sadık olmasını istiyorsunuz. Kadınların yarı-çıplak hesaplarını sosyal medyadan takip ediyorsunuz, ama bu kadınların saygınıza layık olmadıklarını düşünüyorsunuz. Herkesten iyi olduğunuzu düşünüyorsunuz, ama sadece ikiyüzlüsünüz.”
Lezbiyen pornolarına olan ilginin kökenindeki de bu ikiyüzlülüktü, ama bu konuya sadece ikiyüzlülük penceresinden bakamayız. En başta demiştim, pornolar politiktir diye. Erkek egemen kültür, babayerli toplumlardan bu yana doğurabilen insanları zapturapt altına almanın pek çok yolunu bulmuştur. Bu kontrolün pek çok aracı vardır ve en temel araç ise bedenlerimiz olmuştur. Bizim cinselliğimiz, bizim kıyafetlerimiz, bizim yapıp etmelerimiz, bizi zorladıkları işler, bizi hapsettikleri cinsiyet kimlikleri ve cinsiyet rolleri, elimizi kolumuzu bağlamak için kullandıkları soy bağı, bize asla reva görmedikleri miras hakkımız, oy hakkımız, birey olma hakkımız, inşa edilmiş bekaretimiz, cinsel yönelimimiz, bir kadınla olmayı isteyebilme irademiz, bir kadını sevme özgürlüğümüz, bir kadına kendi “rızamızla” dokunmamız…
Evet, erkekler isterlerse lezbiyen pornoları izleyebilirler. Hatta isterlerse heteroseksüel kadınları zorla lezbiyen pornosunda oynatabilirler. İsterlerse lezbiyenlere kendi iktidar alanlarında, istedikleri kadar, istedikleri oranda, istedikleri şeye işaret ederek; kendi arzuları, kendi hazları ve fantezileri için bir alan açabilirler. Bu arada bu alanda bu lezbiyen kadınları ve lezbiyenliği aşağılamaktan, iffetsizlikle yargılamaktan da geri durmazlar. Cishet erkeklere yönelik lezbiyen pornoları bu açıdan, her türlü şiddete başvuran, binlerce yıldır lezbiyenleri zorla erkeklerle evlendiren ve çocuk yapmaya zorlayan, defalarca tecavüz eden erkekliğin ikiyüzlü alayıdır.
LGBTİ+ mücadelesi ve lezbiyen görünürlüğü erkekliğin lezbiyen kadınları hapsetmeye çalıştığı alana bir saldırıdır. Aslında var olmak, varoluşu ifade etmek, cishet erkekliğin çizdiği sınırlara karşı her gün görünür olmak bugüne dek gelen ezberi bozabilecek yegane araç. Bugün 26 Nisan Lezbiyen Görünürlük Günü. Alaya alınan varoluşun en keskin haliyle sizin yüzleşmeniz gereken gün. Bugün sizin makbul alanlarınızdan taşan bir söylemin inşa edildiği günlerden biri.
Bugün görünür olmak cishet erkekliğin çizdiği sınırları bozmak ve çitleri kırmaktır. Bugün görünür olmak makbul kadınlığın dışına çıkmaktır. Erkek egemen toplumun tanımladığı lezbiyenlik değil, cishet erkekliğin kendi haz aracı olan lezbiyenlik değil; kendinden menkul, kendi için, kendisine göre lezbiyenlik. Zaten bütün bir LGBTİ+ mücadelesi bir varlık mücadelesi değil mi?
Artık bizi kendinize ve kendi hazlarınızın çizdiği sınırlara göre tanımlayamayacaksınız. Kendimizi tanımlamak için artık tarih sahnesinde olan bizleriz.